yazabildiklerim
- June 2012 (1)
- November 2011 (1)
- October 2011 (1)
- September 2011 (1)
- August 2011 (5)
- May 2011 (2)
- April 2011 (5)
- March 2011 (9)
- February 2011 (3)
- May 2010 (1)
- March 2010 (1)
- February 2010 (4)
- January 2010 (1)
- November 2009 (1)
- September 2009 (2)
- August 2009 (1)
- July 2009 (3)
- June 2009 (5)
- May 2009 (4)
- April 2009 (3)
- March 2009 (6)
- February 2009 (7)
- January 2009 (11)
- December 2008 (9)
- November 2008 (5)
- October 2008 (1)
- September 2008 (8)
- August 2008 (9)
- July 2008 (9)
- June 2008 (13)
- May 2008 (12)
- April 2008 (18)
Monthly Archives: May 2008
Lost
Her gün bıkmadan usanmadan yorulmadan yazan bütün blogger’lara saygı duyduğum bir süreçteyim. Yıllarca isteyerek girdiğim, okurken ettiğim sayısız küfürlere rağmen hiç toz kondurmadığım, ileride çok özleyeceğimi bildiğim okulumdan ayrılmanın garip hüznünü yaşadığım süreçteyim.Annemlerle bu yaz için en azından yapabileceğim son … Continue reading
Posted in Uncategorized
2 Comments
Maksat klavyenin pası silinsin…
Yeni bir şeyler yazmak var içimde.. Ama buna müsade edecek sağlık koşullarım yok sanırım. Hastayım, halsizim ve gözlerim bilgisayara yapışık yaşayıp erkenden uyanmaktan dolayı acıyor artık. Bir yıl önce binbir çileyle olduğum göz ameliyatını düşündükçe gözlerime iyi bakmam gerektiğini hatırlıyorum. … Continue reading
Posted in Uncategorized
1 Comment
…the ones mad to live, mad to talk, mad to be saved, desirous of everything at the same time…
Şu yusyuvarlak dünyada sürekli aklı selim kişilik olmak yorar insanı. Bir yerde kayar insanın ayağı dümdüz gidiyorum sanırken, bir anda düşüverirsiniz, her şeyin sizin sandığınız mükemmellikte olmadığını görür mutsuz olursunuz. Yani bazen “deli” olmak iyidir şu hayatta, düzenin tersine gitmek, … Continue reading
Posted in Uncategorized
1 Comment
Dikkat spoiler!!!!
Defalarca izledim, üst üste dinledim yok ben bu sahneden bıkmadım. Desmond ve lacivert gömleği son derece rahatı yerinde bir yılbaşı arifesi geçiren Penelope’yi ariyor… Tabi bu arama böyle direk şu gün yaptığımız kadar kolay olamıyor malum ada, iletişim yok, düşmüşler, … Continue reading
Posted in Uncategorized
2 Comments
i got a bomb in my temple that is gonna explode
Bazı insanlar vardır boğmak istersiniz. Yanınıza geldiği anda içinizi o derece sıkar ki onu oracıkta kafasına tavayla vurmak suretinde bayıltmak istersiniz. Sizi incelemesi, süzmesi, bunu yaparken de önemli olduğunu düşünüp anlattığı şeyi ağır ağır anlatması delirtir sizi. Gereksiz hareketlerde bulunur … Continue reading
Posted in Uncategorized
2 Comments
5 gün geçti blog’umdan ayrı!
Günler geçti blog’umu özledim. Yazdıkça yazası geliyor insanın üst üste, ama birkaç günlük ara ne yazıcam ben şimdi diye ekrana baktırıyor. Şu kısacık blog deneyimimde bunu keşfetmiş bulunuyorum. Aferim bana!Anneler günü geçti. Garip geliyor bu “gün”ler bana. Aslında sadece mutluluk … Continue reading
Posted in Uncategorized
Leave a comment
heyecan basar beni ara sıra
Birden çalan bir telefon. “Aşağıdayım hadi gel” diyen o ses. Uçarak hazırlanıp, merdivenleri koşarak inmek. Bahçede bekleyen sevgilinin boynuna sarılıp, havada üç tur dönmek. İşte akşamımı mutlu kılan hadise tam olarak buydu! Neyse bu ayrıntı girişi geçerek asıl üzerinde zırvalamak … Continue reading
Posted in Uncategorized
Leave a comment
"Her şeyin bir kolayı var canım, kaparız olur biter…"
Youtube yine, yeni, yeniden kapatılmış. Heralde eşşeğin kulağına su kaçırma deyimi bu tarz eylemler için kullanılsa yerinde olur. Sorarım bu sevgili kapatma kararı alıcılara ne işinize yarıyor kapatmak? Sizi rahatsız eden video kalkıyor mu? Hayır. O video kalksa bile sizin … Continue reading
Posted in Uncategorized
3 Comments
Bü-Rok-Ra-Si
Bugün Amerikan topraklarına bir nevi ilk adımımı attım sanırım, eğer konsolosluğu da Amerika toprağı diye düşünürsek. Son derece gerici bir işlemdi benim için. Zaten böyle bürokratik zırvalarla uğraşmaktan haz etmiyorum, bir de içeri sokamayacağım için yanımda götüremediğim telefonum beni iyice … Continue reading
Posted in Uncategorized
Leave a comment
Hurafe mi Dilek mi?
Bugün Hıdrellez. İlk kez annemi bir Mayıs akşamı koştura koştura kırmızı bir keseye para koyup bahçeye inerken gördüğümde anlayamamıştım neler olduğunu. Aslında hala da tam anlayabilmiş değilim nedir neden olur niye kırmızı kesedir gibi ayrıntıları ama çok keyifli bir kutlama … Continue reading
Posted in Uncategorized
Leave a comment